Kurtulus Mah., 64019 Sk. 32, 01130 Seyhan / Adana
0322 458 18 21
logo-img
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Psikoterapi
    • Yetkişkin Psikoterapisi
    • Aile Psikoterapisi
    • Çocuk ve Ergen Psikoterapisi
    • Sporcu Psikolojisi Danışmanlığı
    • Kurumsal Psikolojik Danışmanlık
  • Hizmetlerimiz
    • Psikolojik Testler
    • EEG Neurofeedback
    • Berard Ait Metodu
    • TDCS (Transkraniyal Doğru Akım Uyarımı)
    • CES Ultra (Kraniyal Elektroterapi Uyarımı)
  • Faydalı Bilgiler
  • Yayınlarımız
  • İletişim

Ne arıyorsun?

ONLİNE RANDEVU

Fobiler

Fobiler, belirli bir nesne, canlı, durum veya aktiviteye yönelik olarak hissedilen, mantık dışı, aşırı ve sürekli bir korku halidir. Bu yoğun korku, kişinin karşılaştığı gerçek riskle orantısızdır ve genellikle o şeyden kaçınma davranışına neden olur. Yaygın bir kaygı bozukluğu türü olan fobiler, bireyin günlük yaşantısını ve işlevselliğini önemli ölçüde etkileyebilir. Temelde, kontrol edilemeyen ve yaşamı kısıtlayan bir korku tepkisidir.

Fobiler Ne Anlama Geliyor?

Fobi dediğimizde, belirli bir şeye karşı hissedilen çok güçlü ve ısrarcı bir korkudan bahsediyoruz. Bu korku o kadar baskındır ki korkulan durumun ya da nesnenin kendisiyle karşılaşmak bir yana, onu düşünmek bile kişiyi yoğun bir kaygıya sürükleyebilir.

Fobisi olan insanlar, korkularının kaynağıyla yüzleşmemek için gündelik hayatlarında yollarını değiştirebilir, planlarını erteleyebilir veya bazı aktivitelere hiç katılmazlar. Eğer korktukları durumla karşılaşmak zorunda kalırlarsa, bu onlara büyük bir ruhsal acı verir.

Fobiler Sırasında Vücudumuz Nasıl Tepki Verir?

Korktuğumuz bir şeyle karşılaştığımızda ya da karşılaşma ihtimali belirdiğinde, vücudumuz alarm durumuna geçer. Bu durum kendini çeşitli bedensel belirtilerle gösterebilir.

Kalbiniz hızla çarpmaya başlayabilir, terleyebilir, elleriniz veya vücudunuz titreyebilir. Nefes almakta zorlandığınızı, sanki boğuluyormuş gibi hissettiğinizi fark edebilirsiniz. Baş dönmesi, sersemlik hissi, hatta mide bulantısı da sık görülen tepkilerdendir. Bazen sıcak basması ya da tam tersi üşüme hissi de yaşanabilir.

Özellikle kan, iğne veya yaralanma ile ilgili fobilerde durum biraz daha farklıdır. Bu tür fobilerde, diğerlerinde görülen heyecanlanma tepkisinin aksine, tansiyon düşebilir ve kişi baygınlık geçirebilir. Bu vücudun verdiği istemsiz bir tepkidir.

Fobiler Zihnimizi ve Duygularımızı Nasıl Etkiler?

Fobilerin sadece bedensel değil zihinsel ve duygusal etkileri de oldukça yoğundur. En başta gelen duygu, elbette ki kontrol edilemeyen, aşırı bir korku ve panik hissidir.

Kişi, kontrolünü kaybedeceğini, aklını yitireceğini veya hatta öleceğini düşünebilir. Bazen etrafındaki dünya veya kendi bedeni gerçek dışıymış gibi algılanabilir. Bu da korkuyu daha da artırabilir.

Bir korkunun fobi sayılması için, genellikle bu durumun en az altı ay boyunca devam etmesi ve kişinin hayatını belirgin şekilde olumsuz etkilemesi beklenir. Yani gelip geçici endişelerden veya normal korkulardan çok daha derin ve kalıcı bir durumdur.

Fobiler Davranışlarımıza Nasıl Yansır?

Fobilerin en belirgin davranışsal etkisi "kaçınma"dır. Kişi, korktuğu şeyden uzak durmak için elinden geleni yapar. Bu bazen çok açık bir şekilde belirli yerlere gitmemek veya belirli şeyleri yapmamak şeklinde olur.

Bazen de daha gizli olabilir. Örneğin sosyal fobisi olan biri göz teması kurmaktan kaçınabilir. Korkulan durumla karşılaşıldığında ise kişi adeta donup kalabilir. Özellikle çocuklarda ağlama krizleri, öfke nöbetleri veya ebeveyne yapışma gibi davranışlar görülebilir.

Bu kaçınma davranışları, kişinin eğitimini, işini, sosyal ilişkilerini ve genel yaşamını ciddi şekilde kısıtlar. Hayat, adeta korkulan şeyin etrafında yeniden düzenlenir.

En Sık Karşılaşılan Fobiler Nelerdir?

Fobiler çok çeşitli olabilir ama genel olarak üç ana başlıkta toplanırlar. Bunlar Özgül Fobiler, Sosyal Fobi ve Agorafobi'dir.

Özgül Fobiler, belirli bir nesneye veya duruma odaklıdır. Örneğin;

  • Hayvan korkuları (örümcek, yılan, köpek gibi)
  • Doğal çevre olayları (yükseklik, fırtına, su gibi)
  • Kan, iğne veya yaralanma görme korkusu
  • Belirli durumlar (uçak, asansör, kapalı alan korkusu gibi)
  • Bunların dışındaki diğer korkular (kusma, palyaçolar, boğulma hissi gibi)

Her bir alt tür, kişinin belirli bir tetikleyiciden yoğun şekilde korkması anlamına gelir.

Sosyal Kaygı Şeklindeki Fobiler Nasıl Anlaşılır?

Sosyal Fobi ya da diğer adıyla Sosyal Kaygı Bozukluğu, temelinde başkaları tarafından olumsuz yargılanma korkusu yatan bir durumdur. Kişi, toplum içinde küçük düşeceği, rezil olacağı, eleştirileceği veya dışlanacağı endişesiyle yoğun bir kaygı yaşar.

Bu kaygı, tanımadığı insanlarla konuşmak, topluluk önünde yemek yemek, sunum yapmak, yetkili biriyle görüşmek gibi birçok sosyal durumda ortaya çıkabilir. Hatta kaygılandığının başkaları tarafından fark edileceği (örneğin yüzünün kızarması, sesinin titremesi) düşüncesi bile kişiyi daha çok kaygılandırır.

Bu durum normal utangaçlıktan çok daha şiddetlidir ve kişinin sosyal ilişkilerini, okul veya iş hayatını ciddi şekilde etkiler. Kişi, bu tür ortamlardan mümkün olduğunca kaçınmaya çalışır.

Agorafobi Denilen Fobiler Ne İfade Eder?

Agorafobi, genellikle "alan korkusu" olarak bilinse de bundan daha karmaşıktır. Temelinde yatan korku, panik benzeri belirtiler veya kontrolü kaybetme gibi durumlar yaşandığında, bulunulan yerden kaçmanın zor olacağı veya yardım alamama düşüncesidir.

Korku, mekanın kendisinden ziyade, o mekanda kapana kısılmış veya çaresiz hissetme ihtimaline yöneliktir. Toplu taşıma araçları, sinema veya alışveriş merkezi gibi kapalı yerler, pazar yeri veya köprü gibi açık alanlar, kalabalıklar veya evden uzakta yalnız kalmak agorafobiyi tetikleyebilir.

Agorafobisi olan kişiler bu tür yerlerden kaçınırlar, yanlarında güvendikleri biri olmadan dışarı çıkmakta zorlanabilirler veya bu durumlara ancak büyük bir kaygıyla katlanabilirler. İleri durumlarda kişi eve bağımlı hale gelebilir.

Fobiler Neden Kaynaklanır?

Fobilerin tek bir nedeni yoktur. Genellikle biyolojik yatkınlıklarımız ile yaşadığımız deneyimlerin bir birleşimi sonucu ortaya çıkarlar. Şöyle düşünebilirsiniz; bazı insanlar doğuştan biraz daha kaygılı bir yapıya sahip olabilirler.

Bu yatkınlığın üzerine, korkulan durumla ilgili yaşanmış kötü bir tecrübe (örneğin küçükken asansörde kalmak), başkasının o şeyden çok korktuğunu görmek (örneğin ebeveynin böcek korkusu) veya o şeyin tehlikeleri hakkında olumsuz bilgiler duymak (örneğin sürekli kaza haberleri izlemek) eklenince fobi gelişebilir.

Ayrıca çocukluk dönemindeki yetiştirilme tarzı veya yaşanan stresli olaylar da fobilerin ortaya çıkmasında rol oynayabilir. Beynimizin korkuyu işleme biçimindeki bazı farklılıkların da etkili olabileceği düşünülmektedir.

Fobiler Günlük Yaşamımızı Nasıl Etkiler?

Fobiler, adından da anlaşılacağı gibi, hayatımıza korku ve kısıtlamalar getirir. Bu kısıtlamalar, kişinin yaşam kalitesini doğrudan düşürür. İş veya okul başarısı olumsuz etkilenebilir. Örneğin uçuş korkusu olan biri terfi fırsatını kaçırabilir veya sunum yapmaktan korkan bir öğrenci derslere katılamayabilir.

Sosyal ilişkiler zedelenebilir. Davetlere katılamamak, arkadaşlarla ortak aktivitelere dahil olamamak kişiyi yalnızlaştırabilir. Günlük basit işler bile işkenceye dönüşebilir. İğne korkusu yüzünden doktora gidememek, kapalı alan korkusu yüzünden alışveriş yapamamak gibi.

Tüm bunların yarattığı sürekli endişe ve sıkıntı hali, kişinin genel ruh sağlığını da bozar. Fobiler tedavi edilmediğinde depresyon gibi başka sorunlara da zemin hazırlayabilir.

Fobiler İçin Yardım Almak Mümkün müdür?

Kesinlikle evet. Fobiler, ruh sağlığı uzmanları tarafından teşhis ve tedavi edilebilen durumlardır. Eğer bir korkunuzun hayatınızı yönettiğini ve sizi kısıtladığını düşünüyorsanız, bir psikiyatrist veya klinik psikologdan yardım almanız çok önemlidir.

Uzman, sizinle konuşarak, yaşadığınız korkunun detaylarını, hayatınıza etkilerini ve belirtilerini anlamaya çalışacaktır. Gerekli görürse, altta yatan başka bir tıbbi neden olup olmadığını araştırabilir.

En güzel haber ise fobilerin etkili tedavi yöntemlerinin olmasıdır. Özellikle psikoterapi, fobilerin tedavisinde çok başarılı sonuçlar vermektedir. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve Maruz Bırakma (Exposure) Terapisi gibi yöntemlerle, korkularınızla güvenli bir şekilde yüzleşmeyi ve onlarla başa çıkmayı öğrenebilirsiniz. Bazen tedavi sürecini desteklemek için ilaç tedavisi de önerilebilir.

Unutmayın fobiler kaderiniz değil. Yardım alarak korkularınızın üstesinden gelebilir ve hayatınızı geri kazanabilirsiniz.

 

Neredeyiz

Yetkişkin Psikoterapisi

  • Psikoloji Kaynaklı Cinsel Problemler
  • Kabul ve Kararlılık Terapisi
  • Cinsel Yaşam Sorunları
  • Cinsel Hastalıklar
  • Stresle Başa Çıkma
  • İlişki Problemleri
  • Post Travmatik Stres Bozukluğu
  • Fobiler
  • Yeme Bozuklukları
  • Bipolar Bozukluk
  • Kayıp Ve Yas
  • Alkol Ve Madde Bağımlılığı
  • Psikolojik Kökenli Ağrılar
  • Öfke Kontrolü
  • Panik Bozukluk
  • Obsesif Kompulsif Bozukluk
  • Depresyon

Hakkımızda

1992 yılından bu yana Adana’da hizmet veren Yaprak Terapi, uzman kadrosu ve deneyimli ekibiyle danışanlarına destek vermeye devam etmektedir.

0322 458 18 21
E-Posta

Psikoterapi

  • Yetkişkin Psikoterapisi
  • Aile Psikoterapisi
  • Çocuk ve Ergen Psikoterapisi
  • Sporcu Psikolojisi Danışmanlığı
  • Kurumsal Psikolojik Danışmanlık

Hizmetlerimiz

  • Psikolojik Testler
  • EEG Neurofeedback
  • Berard Ait Metodu
  • TDCS (Transkraniyal Doğru Akım Uyarımı)
  • CES Ultra (Kraniyal Elektroterapi Uyarımı)

Adana'daki Kliniğimizin Konumu

Bu web sitesi, yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Burada yer alan bilgiler, profesyonel tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavi yerine geçmez. Sağlık sorunlarınız veya şikayetleriniz için mutlaka bir doktora başvurmanız gerekmektedir.

Tüm Hakkları Saklıdır. © 2025  Yaprak Terapi
Web Tasarım: Tasarımevi
Şimdi Ara
Whatsapp
Yol Tarifi